🐢 Allah Tan Bir Mucize Istemek

Allahtan hayırlı Mal-Aile ve Çocuklar isteme duası Allah-ü Teâlâ'dan her zaman bir şey isterken hayırlısını istemeliyiz. Biz kullar çoğu zaman kendimize faydalı mı değil mi bilmeden illa istediğimiz olsun diye dua ederiz. Allah'tan tüm iyilikleri isteme duası-Dünya ve ahiret sıkıntılarından sığınma duası AllahTeâlâ onun bu duasını kabul buyurdu ve Rasûlullah’tan uçuk taleplerde bulunan o kişilerden bir kısmı daha son­ra Müslüman oldular da İslâm’da güzel mertebelere erdiler. Efendimizin göğe çıkıp, okunacak bir kitap getirmesini isteyen Abdullah b. allahtan dua ederek bir şey istemek. şükela: tümü | bugün. / 2 ». allah'tan dua ederek bir dileğin gerçek olmasını istemektir. allah bazı duaları hemen kabul eder bazılarını da etmez. mutlaka bildiği bir şey vardır.. fakat allah ım ettiğim bir kaç belli başlı dualar var ya, işte onları duyuyorsun biliyorsun ama bir de AşıkEtme Duası sadece bir duadır ve asla büyü ya da zorla kabul ettirme, imkânsıza baskı uygulama aracı çizen bir istek formu değildir. Âlemlerin Rabbi olan Cenabı-ı Hak tan istenen kabul olması sadece ona bırakılan, kalbin sıcaklığı ve temizliği ile ellerin Allah’a açılması, iyi niyet ve temiz bir gönül bağı Bumakale aracılığıyla ve bu mucizevi istek yoluyla Tanrı'dan BİR MUCİZE İSTMEK İÇİN DUA ile ilgili her şeyi ve çok daha fazlasını ilk elden öğrenin. 4 Kur'an'm âyetleri ve mucize oluşu apaçık ortaya çıktıktan sonra onun hakkında ancak, Allah'ın âyetlerini inkâr eden ve peygamberlerine inatla karşı çıkanlar mücâdele eder ve hakkı ka­bul etmez. Ey akıllı! Bu düyada onların evlerde, çiftliklerde, yurtlarda yaşamalarına, ticarî faaliyetlerde bulunduklarına ve bunlarda tasarruf etmelerine aldanma. Çünkü onlar Kuran Bakışaçısıyla Biricik ELÇİ.. Biz müslümanlar, Allah'ın Kur'anın da peygamberimiz için kullanmış olduğu unvanları kullanmak durumundayız, Rabbimiz, elçisine karşı gösterilmesini istediği saygılı davranışları Kur`an`da şöyle bildirmiştir: Hucurat; 1 Butariften de anlaşıldığı gibi bir hususun mucize sayılabilmesi için bazı şartların tahakkuk etmesi gerekmektedir. Müfessir Kurtubı, tefsirinde bu şartları şöyle sıralamıştır: i-Allah'tan başka hiç kimse ona güç yetirememeli, 2-0lağanüstü bir işolmalı, 3 Gerçektenhemen hamile kalmak için dualar vardır. Ancak dua ederken ve Allah ile iletişim kurarken sahip olduğunuz inanç derecesi, duanızı gerçekten mucizevi bir araç haline getirecektir. Hızlı hamile kalma duası şu şekilde edilebilir: Allah’ım senden bu hayat mucizesini gerçekleştirmeni yürekten istiyorum. Gerçek Kuran bunu yasaklayan ayetlerle doludur, hepsini koymaya kalksam yazı iyice uzayacak. Anlayana sivri sinek saz misali bir delil de yeter: "Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. Allah'ın saptırdığı kimse için artık hiçbir yol yoktur." (Şura 46) Gelenek: Şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır. BirMüslümanın, Allah’ın verdiği imtihanı kazanmak için, Allah’tan dua ile yardım istemek yerine antidepresan hap yutması onun için intihar mesabesindedir. Mü’mine yakışan, bir imtihan ile karşılaştığında psikiyatri kapısını çalmak Allâhbilir, siz bilmezsiniz.(Bakara 216) Ayette de belirtildiği gibi olayların arka planını yalnızca Allah bilmektedir.Bizim üzerimize düşen herşeyin Allah'tan olduğunu bilip ona tevekkül etmektir.İnsan olumlu düşündükçe,olumlu hissedecek ve benzer benzeri çeker kaidesi ile daha olumlu şeyleri de kendi üzerine davet JwjM. Bizler kainatta sevdiğimiz ne varsa ve kim varsa hep bizim olmasını,yüzünü bize çevirmesini,bu bir kişiyse eğer onun için değerli olmayı şu kainatı yaratan bizleri yaratan ve hergün bizle olan Rabbimizi herşeyden daha çok sevmiyormuyuz?Elbette onu neden Allahı istemek önemli sevgisini kazanmak,rızasını istemek...Bizi seven ALLAH bizi ve isteklerimizi gözardı etmeyecek,yardımıyla hep doğru yolu gösterecektir için yüzümüzü Allaha dönmemiz lazım,onun emir ve yasaklarını bilip uygulamak,Allaha yakışır kul olmak zaman işte Rabbim ister yardım eder,ister rızasıyla bereket katar,ister mucizeler saçar hayatımıza. 14 yıl önce gönderildi Kul istemesini bildikten sonra dünyaları istese de, Allah isterse vermeye muktedir değil midir? Tüm kainatı bize lutfeylese servetinden ne eksilir ki? İsterken dikkat edilmesi gereken en önemli şey hayır için istemektir. Dünyevi zevk ve sefa için istenen şeyler belki verilse bile bizim ebedi saadetimizi yerle bir edecek bela niteliğinde şeyler de olabilir. Hasılı sadece Allah’tan isteyin. Muhafazası ile isteyin. Kullarına da faydalı olabilmek için isteyin. Dağıtmak ve hayra vesile olabilmek için isteyin. Allah sonsuz rahmet ve bereket sahibidir. 14 yıl önce gönderildi amin rabbim bizlere doğru olmayı nasip etsin 14 yıl önce gönderildi rabbim bize kendini öyle sevdirki senin rızan dışındakilere razı olmayalım 14 yıl önce gönderildi Bunun için yüzümüzü Allaha dönmemiz lazım,onun emir ve yasaklarını bilip uygulamak,Allaha yakışır kul olmak lazım. 14 yıl önce gönderildi UYAN EY BİÇARE UYAN AŞİKAR ORTADAYIM AYAN BEYAN HALA BULAMADIM RABBİM SENİ İNAN DEMEYELİM GÜCENİR DEYYAN UYAN DA BİL SESLENİYOR YÜREKTEN HER AN GÖNÜLDE HİSSETİKLERİNE SIRT ÇEVİRME BİR AN ORASI RABBİN YERİ SEN SEÇEMEZSEN , REDDEMEZSİN GÜNAHINI AĞIRDIR YÜKLENEMZSİN RABBİNE SEN DEĞİLSİN, SEN DEĞİLSİN DİYEMEZSİN 14 yıl önce gönderildi Yarabbim senin sevgini, senin sevdiklerinin sevgisini ve senin sevgine götürecek ameller ver. AMİN AMİN AMİN 14 yıl önce gönderildi Cevapla Mesaj gönderebilmek için giriş yapmalısınız. Yürüyüşünüzde kendinizi olumsuz bir durumla karşı karşıya bulursanız, Allah'ı bir kenara bırakmayın, O bakımdadır, O'na gidip güzellikler yetiştirmeniz yeterli. mucize istemek için dua hayatında. Indeks1 Bir mucize için Cümle2 Baba'nın isteğine göre dua etmek3 Yukarıdan bir mucize için dua etmek4 Bir mucize için nasıl dua edilir? Bir mucize için dua Pek çok insanın kendilerini yüklenmiş, stresli, sıkıntılı, ıstıraplı, belki de bazı ölümcül hastalıklardan dolayı umutsuz hissetmesinin mümkün olduğu çok zor zamanlarda yaşıyoruz. Hatta şunu bile düşünebiliriz Peki Tanrı nerede? Pekala, bu makale aracılığıyla sizi dua yoluyla O'nu aramaya teşvik etmek istiyoruz, Rab ihtiyaçlarımızın arkasında değil, sadece her birimizde kendi iradesine ve ebedi amaçlarımıza göre hareket etmemiz için O'na yakarmamızı bekliyor. ihtiyaçlar. hayatlar. Çoğu zaman Baba'yı büyütmek isteriz. acil bir mucize istemek için dua, Unutmayalım ki Rabbimiz Hükümdardır ve O'nun koyduğu cevaplar hayatımıza girer, O'nun gerçek olduğuna ve ihtiyaçlarımızı karşıladığına inanarak, O'nun huzuruna sadece imanla gitmemiz gerekir, O bizim Yardımcımızdır. . Rab'bin Sözü bize, İbraniler kitabının 11. bölümün 6. ayetinde şunları öğretir Ama inanç olmadan Tanrı'yı ​​​​memnun etmek imkansızdır.; Çünkü Tanrı'ya gelen, onun var olduğuna ve kendisini gayretle arayanların mükâfatı olduğuna inanmalıdır.” Cümle Sevgili Tanrım, bugün sende güç olduğuna inanarak sana geliyorum, hayatımdaki varlığının fiziksel ve ruhsal ihtiyacını anlıyorum. Tanrım, tüm kalbimle şifanın hayatıma girmesini ve sağlığımı ve kalbimi geri kazanmasını diliyorum, yollarımın sana yabancı olmadığını ve ihtiyacım olan şeylerin farkında olduğunu anlıyorum, bu yüzden bugün Senden alçakgönüllülükle rica ediyorum ki, sonsuz merhametlerine göre bende çalışabilirsin. Baba, her şeyi senin ellerine, en iyi ellerine, bende yapabileceğine ve mükemmel iradene göre kalbimin isteklerini yerine getireceğine inanarak koyuyorum. Rabbimiz İsa aracılığıyla. Amin. Baba'nın isteğine göre dua etmek 1 Yuhanna 514 "Ve O'na duyduğumuz güven şu ki, iradesine göre bir şey dilersek, bizi işitir." Sözün bize bir istek almayı öğrettiği şartlardan biri, Tanrı'nın iradesine göre el ele olmasıdır, birçok kez soruyoruz ve soruyoruz ve cevapları görmüyoruz, eğer ne olursa olsun kendimize sormamız yerinde olur. yaşamlarımız için Rab'bin amaçları dahilinde olmasını istiyoruz. Aynı şekilde, bir mucize istemek için Rab'be dua ettiğimizde de olur. Yukarıdan bir mucize için dua etmek Hayatınızın ihtiyaç duyduğu mucizenin bir şifa mucizesi veya ruhunuz için bir mucize olması mümkündür, Rab'bin Sözü bize hayatımıza bolca ilaç getireceğini öğretir, onu Yeremya kitabında bulabiliriz. , bölüm 33, ayet 6 “Bakın, size şifa ve ilaç getireceğim; ve onları iyileştireceğim ve onlara bol bol esenlik ve hakikat göstereceğim.” Rab'bin yaşamlarımız için bir vaadidir, O bizden uzak değildir ve günlük hayatta başımıza gelenleri görmezden gelmez, eğer durumlar kötüye giderse, yardım, şifa, bolluk ve barış arayışı içinde Baba'ya dönme zamanıdır. . Eğer tıbbi bir teşhis ile uğraşıyorsanız, O'nun onu tersine çevirmeye gücü vardır, eğer hayatınız için O'nun dilerse, aksine ruhun iyileşmesi için bir mucize ise, yine de her şeyi geri getirmeye ve her şeyi düzeltmeye kadirdir. onları tamamen yeni yapın. Bu ilginç makalenin tamamlayıcısı olarak, sizi aşağıdaki görsel-işitsel içeriği incelemeye davet ediyorum. Bir mucize için nasıl dua edilir? Rab'bin Sözü bize, İsa adına, iradesine göre ve imanla ayrı ayrı dua etmemiz gerektiğini öğretir. Bunu Matta kitabında bulabiliriz. 21. bölüm, 22. ayet, İsa'nın kendisi şöyle ifade eder Ve dua ederek, inanarak ne dilersen, onu alacaksın. O zaman, Baba'ya erişmenin anahtarlarında O'nun iradesinin, inancının ve Rabbimiz İsa Mesih'in değerli isminin olduğu sonucuna varabiliriz. Hayatınız için başka bir dua modeli bilmek istiyorsanız, sizi bağlantıyı takip etmeye davet ediyorum. manevi şifa ayetleri Cesaretinizi kaybetmeyin, mucizenizin yakında geleceğine iman ederek Rab'be güvenin, eğer Tanrı'nın yaşamınız için planı buysa, Söz bize İşaya kitabının 59. bölümünün 1. ayetinde öğretir "İşte, Rab'bin eli kurtaramayacak kadar kısaltmaz, kulağı ağırlaşmaz ki işitemez." Dikkatlidir, sadece huzuruna temiz ve alçakgönüllü bir kalple gitmeli ve Babamızın bizim için sahip olduklarını ve zamanı geldiğinde onlara vermeyeceğini beklemeliyiz. Rab'de bir cevap olduğuna cesaret edin. Makalenin içeriği şu ilkelerimize uygundur editoryal etik. Bir hata bildirmek için tıklayın burada. Sual Biz bir insan olarak herkesten yardım istiyoruz. Allah’tan başkasından, ne türlü olursa olsun, yardım istemek şirktir diyorlar. Bunun caiz olan ve olmayan kısımları nedir? İstigâse, isti’ane, tevessül, teveccüh, vesile ne demektir? Caiz olanı ne, caiz olmayanı nedir?CEVAPHepsi caizdir. Caiz olmayan tek şey, Allah’tan başkasını yaratıcı bilmek, Allahü teala dilemeden onun kendiliğinden fayda ve zarar verebileceğine inanmaktır. Normal bir Müslüman da zaten Allah’tan başkasını yaratıcı bilmez. Şimdi bu hususların hepsini örneklerle açıklayalımİstigâseŞefaat dileme, yardım isteme, Allahü teâlâdan bir isteğin, dileğin yerine gelmesi için Peygamberleri ve Evliya zatları, sevdiği kullarını vesile ederek yani araya koyarak isteme, yalvarma, dua etme demektir. Bir hadis-i şerif meali şöyledirKıyamette insanlar, önce Âdem, sonra Musa ve sonra Muhammed [aleyhimüsselâm] ile istigase ederler. [Buhari]İstigase olunan, yardım istenilen ve yardımı yaratan, yalnız Allahü teâlâdır. Ancak peygamberler, Evliya zatlar, salih kullar ve benzerleri birer vasıtadır, vesiledir yani sebeptir. İstenilen şeyi yaratan ise yalnız Allahü teâlâdır. Şevahid-ül-hakİmam-ı Sübki buyuruyor kiResulullah ile tevessül etmek, yani istigâse etmek, ondan şefaat istemektir. Bu ise güzel bir şeydir. Önceki ve sonraki İslam âlimlerinden hiçbiri buna karşı bir şey dememiştir. Yalnız İbni Teymiyye bunu inkâr etti. Böylece doğru yoldan ayrıldı. Kendinden önce gelen âlimlerden hiçbirinin söylemediği bir bid’at çıkardı. Bu bid’ati ile Müslümanların diline düştü. Camius-sagir şerhiVehhabiler, Allah’tan başkasından yardım istemek, ona sığınmak şirktir diyorlar. Allah’tan başkasını yaratıcı bilmek şirktir. Bunu bilmeyen hiçbir Müslüman yoktur; fakat başkasından da istigase olunacağını, mecaz olarak söylemek caizdir; çünkü bir âyet-i kerime meali şöyledirOnun kavminden olan, düşmanına [Kıpti’ye] karşı, ondan [Musa aleyhisselamdan] istigase [yardım] istedi. [Kasas 15]Hadis-i şeriflerde de buyruldu kiYa Rabbi, senden isteyip de verdiğin zatların hatırı için, senden istiyorum. [İbni Mace]Yardım isteyen kimse, Ey Allah’ın kulları bize yardım edin desin! [Hısn-ül-hasin]Son iki hadis-i şerif, yanında olmayan kimseye seslenerek, ondan yardım istemeyi emretmektedir. El-Üsûl-ül-erbe’a fî-terdîd-il-vehhâbiyyeHer şeyi yaratan Allah’tır. Sebeplere yapışın buyurduğu için bir sebebe yapışılır. İbni Kemalpaşazade hazretlerinin Hadis-i erbain’deki Bir işinizde, sıkışıp bunalınca, kabirdekilerden yardım isteyin ve Deylemi’nin bildirdiği Kabirdekiler olmasa, yeryüzündekiler yanardı hadis-i şerifleri de, Allahü teâlânın izniyle, ölülerin dirilere yardım edebildiğini göstermektedir. M. Nasihatİmam-ı Birgivi buyuruyor kiBir hadis-i şerifte, Bir müminin kabrini ziyaret ederken, “Ya Rabbi! Muhammed aleyhisselam hürmetine, buna azap yapma” denirse, Allahü teâlâ, kıyamete kadar azabını durdurur buyurulmaktadır. Etfal-ül-müsliminKabirdeki ölüde his bulunduğunu bildiren çok hadis-i şerif vardır. Eshab-ı kiram ve Tabiin-i ızam, Kabr-i seadet’i ziyaret ve istigase ederdi. Bunun için çok kitap yazılmıştır. Hısn-ül-hasin kitabında, Duanın kabul olması için, Peygamberleri ve salih kulları vesile etmelidir buyuruluyor. İmam-ı Sübki hazretleri, Resulullah'ı ve Evliyayı ziyaretin ve ruhlarından istigase etmenin caiz olduğunu ispat etmektedir. Şifa-üs-sikamİsti’aneİsti’ane de yardım istemek demektir. Resulullah efendimizden ve Evliyadan şefaat istemek, istiane yani yardım istemek, Allahü teâlâyı bırakmak, Onun yaratıcı olduğunu unutmak demek değildir. Bulut vasıtasıyla Allahü teâlâdan yağmur beklemek, ilaç içerek Allahü teâlâdan şifa beklemek, top, bomba, füze, uçak kullanarak Allahü teâlâdan zafer beklemek, hep Allahü teâlâdan istianedir. Bunlar sebeptir. Allahü teâlâ, her şeyi sebeple yaratmaktadır. Bu sebeplere yapışmak, şirk değil, dinin hep sebeplere yapıştılar. Allahü teâlânın yarattığı suyu içmek için çeşmeye, Onun yarattığı ekmeği yemek için fırıncıya gidildiği ve Allahü teâlânın zafer vermesi için, savaş vasıtaları ve talim terbiye yapıldığı gibi, Allahü teâlânın duayı kabul etmesi için de, Peygamberin, Evliyanın ruhlarına gönül bağlanır. Allahü teâlânın elektromanyetik dalgalarla yarattığı sesi almak için radyo kullanmak, Allahü teâlâyı bırakıp bir kutuya başvurmak değildir; çünkü radyo kutusundaki aletlere o özellikleri, o kuvvetleri veren Allahü teâlâdır. Allahü teâlâ, her şeyde, kendi kudretini puta tapar, Allahü teâlâyı düşünmez. Müslüman, sebepleri, vasıtaları kullanırken, sebeplere, mahlûklara, tesir, hassa veren Allahü teâlâyı düşünür. İstediğini Allahü teâlâdan bekler. Geleni Allahü teâlâdan bilir. Kıpti’den kurtulmak için Musa aleyhisselamdan istigase eden yani yardım isteyen kişinin yardımını bildiren âyet-i kerimenin manası da, böyle olduğunu her namazda Fatiha suresini okurken, Ya Rabbi, dünyadaki arzularıma, ihtiyaçlarıma kavuşmak için maddi, fenni sebeplere yapışıyor ve bana yardım etmeleri için, sevdiğin kullarına yalvarıyorum. Bunları yaparken ve her zaman, dilekleri verenin, yaratanın yalnız Sen olduğuna inanıyorum. Yalnız Senden bekliyorum! demektedir. Her gün böyle söyleyen müminlere müşrik denilemez. Peygamberlerin, Evliyanın ruhlarından yardım istemek, Allahü teâlânın yarattığı bu sebeplere yapışmaktır. Bunların müşrik olmadıklarını, halis mümin olduklarını Fatiha suresinin bu âyeti açıkça haber vermektedir. Vehhabiler maddi, fenni sebeplere yapışıyor, nefislerinin isteklerine kavuşmak için, her vesileye, her çareye başvuruyorlar. Peygamberleri ve Evliyayı vesile edinmeye de şirk bir isteğin, bir maksadın hâsıl olması için bir şeyi vesile, sebep yapmak demektir. Allahü teâlânın sevdiklerini araya koyarak, onların hatırı, hürmeti için diyerek dua etmek veya bu suretle yapılan duaya denir. İstigâse ve teşeffû da Sübki buyuruyor kiResulullah efendimizle tevessül etmek iki türlü olurBirincisi, Onun yüksek mertebesi, bereketi için Allahü teâlâdan istemektir. Böyle dua ederken, tevessül, istigase ve teşeffu sözlerinden her biri kullanılabilir. Üçü de, aynı şeyi bildirmektedir. Bu kelimeleri söyleyerek dua eden, Resulullah’ı vesile ederek, Allahü teâlâdan istemektedir. Onu vasıta kılarak Allahü teâlâdan istigase etmektedir. Dünya işlerinde de, bir kimseden, onun çok sevdiğini vesile ederek bir şey istenilince, hemen dileğe kavuşmak için, Resulullah’ın Allahü teâlâya dua etmesini, Ondan istemektir, çünkü O, kabrinde diridir. İstenileni duyup anlar ve Allahü teâlâdan ister. Kıyamet günü yapacağı şefaat de kabul edilecektir. Şevahid-ül-hakŞihabüddin-i Remli hazretleri buyuruyor kiPeygamberler ve Veliler öldükten sonra da, kendileriyle tevessül, istigase olunur. Peygamberler ölünce mucizeleri bitmez. Veliler ölünce de, kerametleri kesilmez. Peygamberlerin mezarda diri olduklarını, namaz kıldıklarını, hac yaptıklarını, hadis-i şerifler açıkça bildirmektedir. Şehitlerin de diri oldukları, kâfirlerle harb ederken yardım ettikleri bilinmektedir. Şevahid-ül-hakHülasat-ül-kelam kitabında deniyor kiTevessül, istigase ve teveccüh, hep aynı şey demektir. Hepsi caizdir. Bir hadis-i şerif meali şöyledirKıyamette insanlar, önce Âdem aleyhisselama istigâse edeceklerdir. [Buhari]Hazret-i Ömer, kıtlık olduğu zaman Peygamber efendimizin amcası hazret-i Abbas ile tevessül etti. Yani onu vesile ederek Allahü teâlâdan yağmur istedi. Yâ Rabbi! Kıtlık olduğu zaman, Resulullah efendimizle sana tevessül ederdik. Sen bize yağmur verirdin. Şimdi sana, Resulullah efendimizin amcasıyla tevessül ediyoruz. Bize yağmur ihsân et! diye dua edince, Allahü teâlâ onlara yağmur verdi. BuhariAsırlardır, doğru yolda olan Müslümanlar, Allahü teâlânın sevgili kullarını vesile ederek dua etmişler, böylece arzu ve isteklerine kavuşarak sıkıntılardan kurtulmuşlardır. Duanın kabul olması haram lokma yememeye bağlıdır. Bu ise, ancak Cenab-ı Hakk’ın sevdiklerinde mümkündür. Ölü veya diri Allahü teâlânın sevdiklerini araya koyarak yapılan dua, onların bereketiyle ve hatırları için kabul olmaktadır. Daha önce yapılmış olan salih amellerle de tevessül yapılır. S. EbediyyeMezhepsizler diyor kiAllahü teâlâdan başka bir şeyin bir iş yaptığını söyleyen, müşrik olur. Mesela, “Filân ilaç ağrıyı kesti”, “Terörist falancayı öldürdü” veya “Resulullah'ın kabri şerifi yanında veya falanca evliya zatın mezarı yanında Allahü teâlâ duamı kabul etti” diyen müşrik olur.Mezhepsizler, mecaz ve isti’ânenin ne demek olduğunu anlayamıyorlar. Bir kimsenin bir işi yaptığını söylemeye, bu söz mecaz olarak söylenmiş olsa da, hemen şirk diyorlar. Hâlbuki Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerimin birçok yerinde, bir işin hakiki yapıcısının kendisi olduğunu, mecazi yapıcısının da kullar olduğunu hâkimHakiki hâkim Allahü teâlâdır. İki âyet-i kerime mealiHüküm, ancak Allah’ındır. [Yani hüküm verme yetkisi olan, hâkim olan yalnız Allahü teâlâdır.] [Enam 57]Aralarındaki anlaşmazlıklarda, seni hâkim [veya hakem] yapmadıkça, iman etmiş olmazlar. [Nisa 65]Birinci âyet-i kerime, hakiki hâkimin, yalnız Allahü teâlâ olduğunu bildiriyor. İkinci âyet-i kerime ise, insana da, mecaz olarak hâkim denileceğini bildiriyor. İnsanlara mecazen böyle hâkim, hakem, hüküm veren gibi şeyler söylemek şirk ve öldürenDirilten ve öldüren yalnız Allahü teâlâdır. Dört âyet-i kerime meali şöyledirDirilten ve öldüren, yalnız Odur. [Yunus 56]Ölüm zamanında insanı, Allahü teâlâ öldürüyor. [Zümer 42]Öldürmek için vekil yapılmış olan melek sizi öldürüyor. [Secde 11]Âdem aleyhisselamın oğlu, kardeşini öldürdü. [Maide 30]İlk iki âyette öldürenin Allahü teâlâ olduğu bildiriliyor. Üçüncü âyet-i kerimede insanları bu işle vekil olan meleğin öldürdüğü bildiriliyor. Dördüncü âyette ise, bir insanın diğerini öldürdüğü mecaz olarak bildiriliyor. Anarşistler üç polisi öldürdü demek niye şirk olsun ki?Hastaya şifa verenHastalara şifa veren yalnız Allahü teâlâdır. İki âyet-i kerime meali şöyledirHasta olduğum zaman, bana ancak O [Allahü teâlâ] şifâ verir [Şuara 82][Hazret-i İsa diyor ki] A’mânın gözünü açarım ve baras illetini iyi ederim ve Allahü teâlânın izniyle, ölüleri diriltirim. [Âl-i İmran 49]Birinci âyet-i kerimede şifa verenin Allahü teâlâ olduğu bildirilirken ikinci âyette mecaz olarak İsa aleyhisselamın şifa verdiği bildiriliyor. Hatta ölüleri dirilttiği bildiriliyor. Hâlbuki yukarıda bildirilen âyet-i kerimede, öldürüp diriltenin yalnız Allahü teâlâ olduğu bildirilmişti. Demek ki şifa vermek, diriltmek, mecaz olarak insanlar için de verenEvladı da Allahü teâlâ verir. İbrahim aleyhisselamın, Ey Rabbim! Bana salihlerden bir oğul ihsan et! diye bir evlat istediği Kur’an-ı kerimde bildiriliyor. Saffat 100İbrahim aleyhisselamın hanımı Sara validemiz de, Allahü teâlânın çocuk vereceği müjdesini duyunca, Olacak şey değil! Ben bir kocakarı, bu kocam da bir ihtiyarken çocuk mu doğuracağım? Bu gerçekten şaşılacak bir şey demiştir. Yunus 72Allahü teâlâ onlara İshak aleyhisselamı vermiştir. Enam 84Evladı Allahü teâlâ verdiği halde, Cebrail aleyhisselam, Meryem validemize mecaz olarak, Ben, sana temiz bir oğlan vermek için, Rabbinin gönderdiği elçiyim dedi. Meryem 19Hakiki sahip, gerçek dostİnsanın hakiki sahibi Allahü teâlâdır. Üç âyet-i kerime mealiAllahü teâlâ, iman edenlerin velîsi yani sahibidir. [Bekara 257]Sizin velîniz yani sahibiniz, Allah ve Resulüdür. [Maide 56]Nebi, müminlere kendilerinden daha çok sahiptir. [Ahzab 6]Veli kelimesi, burada sahip, malik, dost anlamındadır. Birinci âyet-i kerimede iman edenlerin sahibinin Allahü teâlâ olduğu bildiriliyor. Üçüncü âyet-i kerimede ise, Peygamber efendimizin de müminlerin sahibi, dostu olduğu bildiriliyor. Bunlar gibi muin olan Allahü teâlâdır. Kullarına da, mecaz olarak muin demiştir. Muin, yardım eden, yardımcı demektir. Bir âyet-i kerime mealiİyilikte ve takvada birbirinize, yardımcı olun! [Maide 2]İnsanların kuluMezhepsizler, Allah’tan başkasının kulu diyene, mesela Abdünnebî, Abdürresul, peygamberin kulu diyen Müslümanlara müşrik diyorlar. Bazı mezhepsizler de, Osmanlılarda, insan, Allah’ın değil, padişahın kuluydu. Onun için padişah, halka kullarım derdi. Sultanlık sistemine karşı çıkmak, soylu mücadele vermektir diyorlar. Hâlbuki bir âyet-i kerime meali şöyledirEvli olmayan kadınlarınızı, kullarınızdan ve cariyelerinizden salih olanları evlendirin! [Nur 32]Âyet-i kerimede görüldüğü gibi kulların da kulları oluyormuş. Padişahın kulları demenin mahzuru olmadığını bu âyet-i kerime de açıklıyor. Kul kelimesinin, köle, hizmetçi anlamı da vardır. Yeniçeri askerlerine de kul rab denir mi?İnsanların hakiki Rabbi, Allahü teâlâdır. Ancak mecaz olarak, başkasına da rab demek caizdir. Yusuf aleyhisselamın, padişaha rab dediği şu âyet-i kerimeyle bildiriliyorRabbinin [melikin, hükümdarın, efendinin] yanında beni an [ki beni zindandan çıkarsın]! [Yusuf 42]Rab, ilah manasına geldiği gibi, efendi, yetiştiren, terbiye eden anlamlarına da gelir. Mezhepsizler, işte böyle kelimeleri kullandı diye, Müslümanlara müşrik demekten hiç yardım istemekSual Cin suresinin 18. âyetinde, Mescidler, Allah’ındır. O halde orada Allah ile birlikte başkasına dua etmeyin! Onlara yalvarmayın! âyetine rağmen Peygamberden veya Evliyadan yardım istemek şirk olmaz mı?CEVAPBildirilen âyet-i kerimede yasak edilen dua, ilim dilinde kullanılan dua demektir. Yani tapınarak yapılan duadır. Bu dua, ancak Allahü teâlâya olur, fakat bir kimse, yalnız Allahü teâlâya tapınılacağını, yalnız Ona dua edileceğini, Allahü teâlâdan başka kimsenin yaratıcı olmadığını, her şeyi Onun yaptığını bilerek, Peygamberleri ve Evliyayı vesile eder, onların Allahü teâlânın sevgili kulları olduklarını ve Allahü teâlânın, onların ruhlarına, insanlara yardım edebilmek kuvvetini verdiğini düşünerek, ruhlardan yardım beklerse, caiz olur. Onlar, mezarlarında, bilmediğimiz bir hayatla diridirler. Ruhlarına, kerametler ve tasarruf kuvveti ihsan edilmiştir. Böyle inanan kimseye müşrik demek çok yanlıştır. F. Bilgilerİmam-ı Kurtubi hazretleri bu âyet-i kerimenin tefsirinde buyuruyor kiHristiyanlar kiliseye ve Yahudiler havraya girdiklerinde Allah’a ortak koşuyorlardı. Allahü teâlâ, mescidlere girilince, sadece Allah’a dua ve ibadet etmelerini, kitap ehli gibi yapmamalarını emrederek, Dua ve ibadete kendilerine tapınılmış put veya başka herhangi bir şeyi ortak koşmayın! buyurmaktadır. KurtubiCelaleyn tefsirinde de, bu âyette, Kilise ve havralarda Hristiyanlarla Yahudilerin yaptıkları gibi Allahü teâlâya ortak koşmayın! buyurulduğu olarak bu âyet-i kerimenin, Peygamberden veya Evliyadan yardım istemekle hiç alakası yoktur. Âhir zamanda böyle düşünen kimselerin çıkacağını Peygamber efendimiz, 14 asır önce mucize olarak bildirmiştir. Bir hadis-i şerif meali şöyledirMüslüman ismini taşıyıp da, en çok korktuğum kimseler, Kur’anın manasını değiştirenlerdir. [Taberani]Kâfirler, kâfirler için gelmiş olan âyetleri, Müslümanlara yükletirler. [Buhari] Rüyanın Özeti Rüyada allahtan mucize istemek güzel ameller işleyeceğine, rahat bir yaşama kavuşulacağına, mutlu ve zengin bir kişi olunacağına ve çok hayırlı ve yüklü miktarda kazanç elde edileceğine, ailesine daha iyi yaşam koşulları sağlayabilmek adına işlerini büyütmek için mücadele vereceğine, üzüntülerin, sıkıntıların ve sorunların kısa sürede çözüleceğine, mevcut imkânlarını kullanarak bir sıkıntıdan kurtulacağına, aşırı sevinçten ne yaptığını bilemez hale geleceğine işaret eder. Rüyanın Geniş Tabiri Rüyada allahtan mucize istemek diğer aile bireylerinin de kendisinin zamanında tamamlaması gereken bir işe katılacağına, güzel ameller işleyeceğine, yokluktan kurtulacağına, eşiyle bahtiyar olacağına, acılarını dindireceğine, aile hayatında çok büyük mutluluklar yaşayacağına ve sıkıntılarından ve sorunlarından kurtulup çok büyük bir rahatlığa ereceğine işaret eder. Rüyanın manasına göre kazançlı bir döneme girileceğine, üzüntüden sonra ferahlamaya, kişisel ihtiyaçlarını rahatlıkla giderebileceğine, rahat bir yaşama kavuşulacağına, mutlu ve zengin bir kişi olunacağına ve çok hayırlı ve yüklü miktarda kazanç elde edileceğine, hiçbir zaman mutsuz olmayacağına, evinde sıkıntılı günler geçiren kişilerin ise mutluluğu yakalayacağına işaret ettiği söylenir. Rüyada allahtan mucize istemek epey zamandan beri hayalini kurduğu bir şeye kavuşacağına, aile hayatının ve uğradığı zararların düzeleceğine, heyecan verici gelişmeler yaşayacağına, ailesine daha iyi yaşam koşulları sağlayabilmek adına işlerini büyütmek için mücadele vereceğine, yüklü miktarda kazanç elde edeceğine, ortaya koyacağı projeler sayesinde atacağı adımların günden güne daha büyük değer kazanacağına, uzun zamandan beri görmediği mutlulukları bulacağına, uzun zaman önce başladığı ancak sonra üzerine düşünemediği bir proje ile ilgili olarak yeni adımlar atmaya başlayacağına ve bu sayede bazı kişilerin dikkatini çekeceğine delalet etmektedir. Rüya yorumları ansiklopedisine göre hayırlı yollara gireceğine, yanındaki kişilere hayrının dokunacağına, çok büyük bir huzura erileceğine, üzüntülerin, sıkıntıların ve sorunların kısa sürede çözüleceğine, isabetli kararlar vererek menfaat elde edeceğine, sabrederek hareket edilmesi halinde ilerleyen zamanlarda maddi olarak daha rahat olunabileceğine delalettir. Rüyada allahtan mucize istemek yorucu ve yıpratıcı bir dönemin sona ermesi ile büyük bir rahatlığa ve huzura kavuşulacağına, kötü kişilerin haneden uzak tutulacağına, mevcut imkânlarını kullanarak bir sıkıntıdan kurtulacağına, elinize para geçeceğine, hayatının ortalarına gelmiş, yaşamda bazı şeyleri tecrübe etmiş kimseler için sürpriz gelişmeler yaşanacağına, hiçbir bedduanın ve musibetin kendisine isabet etmeyeceğine delalet ettiğine inanılır. Rüya tabirlerine göre sevdiği kişilerin yanındayken her anın doyasıya tadını çıkaracağına, aşırı sevinçten ne yaptığını bilemez hale geleceğine, aile hayatı içinde istenen ve hayali kurulan ne varsa sahip olunacağına, sabırlı ve azimli olunması sayesinde maddi olarak çok güzel kazanç elde edileceğine, ev ahalisinden birisine yapılan bir kötülüğün bertaraf edileceğine ve mutlu ve huzurlu bir yuvaya sahip olunacağına, işlerinin açılacağına, hayatının daha kolay hale geleceğine, satın alacağı yeni bir ev sayesinde kendisini daha iyi hissedeceğine tabir olunur. Genel anlamıyla Rüyada istemek kararsız kaldığı bir konuda en doğru olanı bulacağına, hayatının akışının bambaşka bir yöne doğru ilerleyeceğine, bir iş için destek istenen kişiden olumlu bir haberin geleceğine, aile hayatı içinde bazı güzel gelişmelerin yaşanacağına, yeni iş kollarına girileceğine, kaçırmış olduğu fırsatlara üzülse de, daima önüne bakacağına, uzun bir zamandır yaşadığı can sıkıntısının ortadan kalkacağına, bu sayede gülüp eğleneceğine yorumlanmaktadır. Devamını Oku …

allah tan bir mucize istemek